Design Sprint nedir ve nasıl yapılır?
- yaren karasar
- Aug 19
- 3 min read
Kaynakların kısıtlı olduğu bu çağda, şirketler başarı şanslarını tam olarak anlamadan büyük tasarım projelerine girişme konusunda her zamankinden daha isteksizler. Yeni bir projeye başlarken başarılı olup olamayacağını sadece 5 güde öğrenebilecekleri bir yöntem var olduğunu bilseler yine de isteksiz olurlar mıydı?
Tasarım Sprint'i, tasarım odaklı düşünme metodolojisinin ve hackathon kültürünün bir uyarlamasıdır ve ekiplerin kaynak ayırmadan önce fikir üretmelerine ve doğrulamalarına yardımcı olmak için beş günlük bir sprint'e dönüştürülmüştür. Jake Knapp tarafından 2010'larda Google'da çalışırken kavramsallaştırılmıştır. Bir projeyi inşa edip piyasaya sürmeden önce öğrenmemin en kısa yolu olarak birçok şirket bu tekniği kullanıyor.
Peki nasıl?
Beş gün içinde kritik iş sorularına cevap vermeye odaklanan bu süreç tasarım odaklı düşünmeye dayanıyor. İç görüleri hızlı tasarım , prototip geliştirme ve kullanıcı testi yoluyla elde etmeye çalışır. Design sprint 5 aşamalı bir süreçtir ve her aşamanın tamamlanması bir gün veya 8 saat sürer. Yani bir design sprint 5 günde tamamlanabilir.
Pazartesi
Pazartesi gününün yapılandırılmış tartışmaları, sprint haftası için bir yol oluşturur. Sabah, sona bakarak başlar ve uzun vadeli bir hedef üzerinde anlaşmaya varırsınız. Ardından, zorluğun bir haritasını çıkarırsınız. Öğleden sonra, şirketinizdeki uzmanlardan bildiklerini paylaşmalarını istersiniz. Son olarak, bir hedef seçersiniz: bir hafta içinde çözebileceğiniz iddialı ama yönetilebilir bir problem parçası.
Salı
Sorunu anlamak ve sprint için bir hedef seçmekle geçen tam bir günün ardından Salı günü çözümlere odaklanırsınız. Gün ilhamla başlar: mevcut fikirleri gözden geçirip onları yeniden harmanlamak ve geliştirmek. Ardından öğleden sonra herkes, sanatsallıktan çok eleştirel düşünmeyi öne çıkaran dört adımlı bir süreçle eskiz yapar. Ayrıca, hedef profilinize uygun müşterileri bularak Cuma günkü müşteri testinin planlamasına da başlarsınız.
Çarşamba
Çarşamba sabahına geldiğinizde, sizin ve ekibinizin elinde bir yığın çözüm olur. Bu harika ama aynı zamanda bir problemdir. Çünkü hepsini prototipleyip test edemezsiniz—sağlam bir plana ihtiyacınız vardır. Sabah, her çözümü eleştirel biçimde inceler ve uzun vadeli hedefinize ulaşma ihtimali en yüksek olanları seçersiniz. Ardından öğleden sonra, eskizlerinizdeki en güçlü sahneleri alır ve bunları bir storyboard’a (prototipiniz için adım adım plan) dönüştürürsünüz.
Perşembe
Çarşamba günü ekibinizle birlikte bir storyboard hazırladınız. Perşembe günü, bu storyboard’u bir prototipe dönüştürmek için “mış gibi yap” felsefesini benimseyeceksiniz. Müşterilerle test etmek için ihtiyacınız olan tek şey gerçekçi bir yüzeydir, işin en güzel yanı da şudur: ürününüzün veya hizmetinizin müşteriyle temas eden yüzeyine odaklanarak prototipinizi yalnızca bir günde tamamlayabilirsiniz. Perşembe günü ayrıca, Cuma günkü test için her şeyin hazır olduğundan emin olmak amacıyla programı netleştirir, prototipi gözden geçirir ve bir görüşme senaryosu yazarsınız.
Cuma
Sprint’inize büyük bir meydan okuma, harika bir ekip—ve başka pek bir şey olmadan başladınız. Cuma gününe geldiğinizde umut verici çözümler ürettiniz, en iyisini seçtiniz ve gerçekçi bir prototip inşa ettiniz. Bu bile tek başına etkileyici derecede verimli bir hafta demek olurdu. Fakat siz bir adım daha ileri giderek müşterilerle görüşme yapar ve onların prototipinize verdikleri tepkileri gözlemleyerek öğrenirsiniz. İşte bu test, sprint’in tamamını anlamlı kılar: Günün sonunda ne kadar yol kat ettiğinizi ve bundan sonra tam olarak ne yapmanız gerektiğini bilirsiniz.
Tasarım sprint'i bir meydan okumayla başlar ve önerilen bir çözümün denenmeye değer olup olmadığına karar verilmesiyle sona erer. İdeal olarak, sprint ekibi tasarım meydan okumasını çözmeyi ve çözümü farklı, özel ekipler tarafından geliştirilip test edilmek üzere teslim etmeyi hedefler.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.
Comments